Son Vapur İmroz: Kekik Kokulu Gökçeada Yemekleri

Son Vapur İmroz beni Çanakkale Gökçeada‘da en çok etkileyen restoranlardan biri oldu. Eğer Türkiye‘nin en batısında yer alan göz bebeği adamız Gökçeada’ya gitmediyseniz mutlaka gidin. Son Vapur’da zeytin ağaçlarının gölgesinde kalbimi huzurla doldururken yediğim leziz Gökçeada Yemekleri ve Arek’in anlattığı küçük hikayeler uzun süre hafızamdan silinmeyecek.

Son Vapur aslında Arek’in 2002 aralık ayında İstanbul Ortaköy’de açtığı meyhanenin adı. 2007 yazından itibaren ise Gökçeada’da Kaleköy ve Zeytinliköy’de hizmet vermişler. Fakat Son Vapurun hikayesi çok uzun yıllar öncesine dayanıyor. Restoranın adının neden Son Vapur olduğunu merak ediyorsanız yazımın sonunda paylaştım, okuyabilirsiniz. Arek’in Gökçeada’ya nasıl yerleştiğini merak edenler ise “Neden Gökçeada’ya Yerleştim?” isimli hikayeyi okuyabilirler.

Gökçeada Yeme İçme: Gökçeada’da Ne Yenir?

Her Ada’nın kendine has bir yaşam ve yemek kültürü vardır. Gökçeada yeme içme kültürü de bize göre hayran olunacak türden. Arek’in doğa ve doğal ile olan kuvvetli bağları sebebiyle Gökçeada’ya yerleştikten sonra bu kültürü benimsemesi zor olmamış.

Artık bu kültürün bir parçası olduğuna göre kendisini Ada’ya katma değer sağlayabileceğini düşündüğü otel ve restoran işletmeciliğine adamış.

Arek’in tek gayesi var sonsuz saygı duyduğu bu Ada’da öğrendiklerini, bildiklerini ve halen öğreneceklerini restoranına yansıtarak misafirlerine Ada ruhunu yaşatabilmek. Buna paralel olarak misafirleri için Gökçeada kokulu enfes bir menü hazırlamış. Son Vapur’da öyle 40-50 çeşit fabrikasyon mezeler yok. Sadece Ada kokulu 10 meze ve enfes Gökçeada Yemekleri var.

Gökçeada Soğuk Mezeler

Tirokaftari

10 yıl önce Barba Hristo’nun tarifiyle yaptıkları ve ilk başladıklarında bir türlü beceremedikleri enfes meze. Zamanla tarifteki malzemelerin kıvamı ve lezzeti oturduğunda zaten menünün vazgeçilmezlerinden biri olmuş. Blender kullanmadan el ile 3 çeşit peynir, kömür ateşinde közlenmiş yeşil acı biber ve zeytinyağını çırpıyorlar. Yerken acıyı ağızda değil boğazınızda hissediyorsunuz, muhteşem bir şey.

Cacıki

Rum Cacığını ise kendi yaptıkları koyun yoğurdunu süzerek elde ettikleri süzme yoğurt ile yapıyorlar. Salatalık, dereotu, sarımsak, biraz havuç ve zeytinyağıyla oluşturdukları nefis bir meze. Özellikle rakı sofralarının vazgeçilmezlerindendir kendisi.

Girit Kabağı

Boyu 5-6 cm’yi geçmeyen kabaklardan özel sos ile yaptıkları bu meze yine Son Vapur’un en özel mezelerinden biridir.

Kabak Çiçeği Dolma

Gökçeada’da toplanan kabak çiçeklerini pirinç, dereotu, kuş üzümü, çam fıstığı, tarçın ve kimyonla hazırladıkları iç malzemeyle özenle dolduruyorlar. Tabi üzerinde Ada’nın vazgeçilmezi sızma zeytinyağı var.

Keçi Peyniri

Gökçeada’nın keçilerinden sağılan sütle zerre katkı olmadan yaptıkları tamamen doğal peynirleri çok lezzetli.

Koyun Yoğurdu

Yine Gökçeada’nın koyunlarından sağılan sütle yaptıkları nefis kaymaklı yoğurt.

Kolyoz Marine

Bahar ve yaz aylarında Gökçeada’da bolca bulunan kolyoz balığını marine ederek yaptıkları bir meze. Top karabiberli özel sosuyla bizim içinde vazgeçilmez mezelerden biri oldu.

Balık Pastırma

Varsa Akya bulamazlar ise Orkinos ya da kılıç balığından yaptıkları pastırma çeşidi. Yapılışı aynı et pastırması gibi, 1 ay da yemeye hazır hale geliyor. Güzelce çemenledikleri pastırmayı tülbentlere (arı saldırılarına karşı korumak amacıyla) sarıp kurutmaya bırakıyorlar. Sonuç gerçekten nefis…

Ahtapot Füme

500 g. altı ahtapotları meşe talaşında isleyerek hazırlıyorlar. Top karabiber, dereotu ve zeytinyağı ilavesi ile servis ediyorlar.

Fava

Bol dereotu ve zeytinyağı ile mevsimine göre kuru ya da yaş bakladan yapıyorlar. Yine kendi yaptıkları Girit peksimeti ve tuzlu sardalye ile servis ediyorlar.

Gökçeada Salatalar

Son Vapur Salata

Gökçeada’nın harika domatesleriyle yaptıkları salatayı kırmızı soğan ve özel sos ile servis ediyorlar. Arek salatada domatesin kalitesinin çok önemli olduğuna inanıyor. Salatada mevsimine göre pembe veya kırmızı domates kullanılmalıdır diye de ekliyor.

Dako veya Horyatiki

Malzemeleri iri doğranmış, çoban salatası kıvamında bir salata. Keçi peyniri ve kendi yaptıkları Girit peksimetini ilave ederek servis ediyorlar.

Gökçeada Ara Sıcaklar

Sıcak Ot Tabağı

Sıcak ot tabağını kendi ürettikleri koyun yoğurdu, şevketi bostan ve deniz fasulyesi otları ile yapıp güveçte servis ediyorlar. Servis esnasında da sıcak tereyağı ve paprika sosuyla renklendirdikleri bu meze Son Vapurun en bilindik sıcak mezelerinden biridir.

Saganaki

Saganaki‘nin güveç kabında ve fırında Ada peynirlisini yapıyorlar. Peynir olarak kekikli kelle peyniri kullanıyorlar. Tereyağı, pul biber, çörek otu ve kekikle servis ettikleri Saganaki enfes.

Mantar Kavurma

Mantar kavurma yine Son Vapurun parmak yedirten ara sıcaklarından biridir. Son bahar aylarında çintar mantarı (çam yada meşe mantarı), yaz aylarında ise istiridye mantarı ile yapıyorlar. Mantar kavurmanın en önemli özelliği ise ana yemek oğlağını buharda haşlarken çıkan etin suyu ile yapıyor olmaları. Tek kelimeyle muhteşem.

Otlu Börek

Otlu böreği Gökçeada’da bolca bulunan biritane (sirken otu) ve peynirle yapıyorlar. Bu börekte kullanılan otu tam 8 yıl boyunca Hanife teyze dağlardan bizzat toplayıp Son Vapur’a getirmiş. Bu meze varlığını Hanife Teyzeye lezzetini ise Arek’e borçlu.

Beğendili Ahtapot

Yine en çok beğeni alan Son Vapur ara sıcaklarından biri Beğendili Ahtapot‘tur. Gökçeada’dan elde ettikleri ahtapot ve patlıcanları zeytin yağı ile pişirerek servis ediyorlar.

Asma Yaprağında Keçi Peyniri

Asma yaprağına sardıkları keçi peynirine zeytinyağı, kekik ve pul biber ekleyip ızgara da kurutmadan pişiriyor ve servis ediyorlar.

Balık Simit

Balık Simit; Levrek balığının dövüldükten sonra susam ve ekmek kırıntısı eklenmesi ile yapılıyor. Çeşitli baharatlarla tatlandırılıp mantarlı krema ve cevizle servis edilen bu nefis ara sıcağı mutlaka denemelisiniz. Son Vapur Cunda Adası restoranlarının da vazgeçilmezlerinden biridir.

Gökçeada Yemekleri

Kuzu Dolma

Kuzu Dolma; Gökçeada Rumlarının özellikle Paskalya yortularında pişirdikleri geleneksel bir yemektir. Yapımı çok meşakkatli olan bu yemeğin lezzeti muhteşem. Kuzunun içini baharatlı rezeneli pirinçle doldurup daha sonra dikiyorlar. Fırında 6-7 saat pişirdikten sonra top karabiber ve baharatlarla süslüyorlar. Yapımı kadar en az servisi de zor olan Kuzu Dolma İmroz’a çok yakışan bir yemek. Parça parça servisi zor olduğundan pilavlar dışarı saçılıyor ve bu yüzden sipariş üzerine sadece gruplara yapıyorlar.

Buharda Oğlak

Buharda Oğlak; İmroz’un  kendine has cinsi keçilerin oğlaklarından yapılıyor. Şüphesiz bu tadı hiç bir yerde bulamazsınız. Gökçeada dağlarında ve tepelerinde özgürce dolaşıp kekikle beslenen bu oğlaklar çok lezzetli. Son Vapurda oğlaklar fırında kendi buharında saatlerce ve ağır ateşte pişiriliyor.

Buharda Oğlak; kekikli patates ve patlıcanlı, biberli, et sulu bulgur pilavı ile servis ediliyor.

Fener Balığı Kavurma

Fener balığı kavurma; Gökçeada’dan tedarik edilen fener balığından yapılıyor. Belki de dünyanın en çirkin ama en lezzetli balıklarından biri olan fener balığını mutlaka Son Vapur’da deneyin. Güveç kaplarda arpacık soğan, mantar, tereyağı, soya sosu ve çeşitli baharatlarla kavurduktan sonra sıcak sıcak servis ediyorlar.

Gökçeada Tatlıları

Karadut Dondurmalı İrmik Tatlısı

Karadut dondurmalı irmik tatlısı; haziranın sonlarına doğru adanın efsanevi karadutundan (hiç bir yerde bu kadar lezzetlisini yemedim) yapıyorlar. Ev yapımı karadut dondurması ve irmik ile hazırlanan bu enfes tatlıyı mutlaka deneyin.

Kurutulmuş Meyveli Lor Tatlısı

Kurutulmuş meyveli lor tatlısı; Kaşar peynirinin yapımından elde edilen lor ve kurutulmuş meyvelerden oluşuyor. Üzerine Gökçeada balı ve ceviz ekleyerek servis ediyorlar.

Son Vapur Gökçeada Kahvaltı

Gökçeada Serpme Kahvaltısı

Gökçeada kahvaltıları Ada peynirleri, Ada balı, tereyağı, süt kaymağı, mevsimlik Ada reçelleri ve yeşilliklerinden oluşuyor. Gökçeada’da yapacağınız bu serpme kahvaltıya ek olarak günlük olarak hazırlanan sıcacık poğaçalar, ekmekler ve çıtır çıtır börekler eşlik ediyor.

Rezeneli Omlet

Ayrıca Gökçeada’ya özgü geleneksel bir tat olan taptaze yumurtalar ile yaptıkları rezeneli omletin Zeytinliköy’ün ve adanın yeme içme kültürünün izlerini taşıdığını hissedebiliyorsunuz.

Gökçeada Ekmekleri

Mısır ekmeği; zeytinyağı ilave edilerek her gün sadece bir tepsi yapılıyor. Dolayısıyla herkese sadece birer parça düşüyor.

Neden Son Vapur?

Ada’da olmak bir tutku ve yaşam şekli, adada yaşamak ise bir ayrıcalıktır.

Arek 1979 yaz sonu çocukluğundan beri ailesiyle yazlıkçı olarak yaşadığı Kınalıada’da ani bir kararla kışında yaşamaya karar verdi. Üç arkadaş Arek, Cem Özer ve Halit kendilerinden emin, yirmili yaşların heyecanı ile Ada’ya yerleştiler.

Tabi yine her gün İstanbul’a gidip akşamları 19.15 vapuru ile tekrar Adaya dönmeye devam ettiler. İskelede 3 arkadaşı tek karşılayan buz gibi rüzgar, korku, endişe ve çaresizlikten başkası değildi. Ama her şeye rağmen birbirlerine çaktırmadan evlerine çekildiler.

Buz gibi evlerde ceplerinde beş kuruş para olmadan sabahı bekliyorlar. Gerçi paraları olsa da Ada’da o zamanlar ne bakkal var ne manav, ne bir ses ne bir soluk. Hepsi evlerinde o ilk gece sabahı nasıl ettiler kendileri biliyorlar. Ama söz vermişler, iddialaşmışlar bir kere kışı Ada’da geçirecekler ve hiç birinin bir diğerine de ihtiyacı olmayacak diye…

Sıkı Yönetim Zamanları

Gel zaman git zaman alışmışlar biraz. Üstelik sıkı yönetim zamanları, 24.00’de sokağa çıkma yasağı var. Her sabah Sirkeci iskelede birbirlerine aynı uyarıyı yapıyorlar. “Aman son vapuru kaçırma!”. Son vapurda saat 22.15’te, ola ki birisi kaçırırsa kendisine o geceyi geçireceği bir karakol seçmesi gerekiyor.

Halit bir keresinde Son vapuru kaçırıp 22:45 seferi ile Büyükada’ya gitmek zorunda kalınca, çımacı ve Kaptan’ın kıyağı ile o geceyi vapurda geçirmiş.

Bu durum Cem hastalanıncaya kadar devam etti, durumu bahane ederek üç arkadaş aynı evde kalmaya başladılar. Bu hastalığa Cem de dahil beraber yaşayacakları için hepsi çok sevindiler, çünkü Cem’in Arek ve Halit’e ihtiyacı vardı. Gerçi durumu daha da ağırlaşınca (zatürre) mecburen İstanbul’a ailelerinin yanlarına dönmek zorunda kaldılar.

Olsun hem ailelerine hemde arkadaşlarına yalnız yaşayabileceklerini ispatlamışlardı ya onlardan mutlusu yoktu. Sabah Ada iskelesinden son kez ayrılırken yüzlerinde buruk bir tebessüm kaldı. Ve birbirlerine fısıldadılar son kez… “Aman Son vapuru kaçırma!”

Son Vapuru Kaçırmayın!

İşte aradan geçen uzun yıllardan sonra Arek 2002’de Ortaköy’deki meyhanesini açarken öyle bir isim koymalıyım ki bütün bu güzel dostlarımı burada toplayayım diye düşünmüş. Sonunda kalbinde de olan isabetli kararını “Son Vapur” olarak vermiş.

Meyhane daha açılalı henüz yedi sekiz ay olmasına rağmen hafta içi bir akşam yedi sularında Arek bir sürprizle karşılaşmış. Meyhane kapısında şef hoş geldiniz der demez içeride dostlarının beklediğini söylemiş. Heyecanla içeri girdiğinde arkada locada Cem ve diğer adalı arkadaşlarının hepsini karşısında görünce duygulanmış ve çok sevinmiş. Arek bu anları anlatırken inanın bende yüzündeki o aynı heyecanı ve o aynı mutluluğu yaşadım. Uzun uzun sarılmalar, gözyaşları ve kahkahalar derken Arek’in kulağına biri artık son kez fısıldamış: “Bak son vapuru kaçırmadık.”

Eğer Gökçeada’ya yolunuz düşerse siz siz olun sakın Son Vapuru kaçırmayın! Bu yıl nisan ayında Zeytinliköy’de açtığı otel ve bahçesindeki restoranda, 8 hazirandan itibaren Tepeköy’de canlı müzikli kır meyhanesinde İmrozlulara ve İmroz sevenlere hizmet vermeye devam ediyorlar.

Gurmex ailesi olarak bizi Son Vapur’la tanıştırdığı için Pronto Tour‘a, bu güzel restoranı Gökçeada’ya kazandırdığı için de Arek Boğosyan‘a çok teşekkür ederiz.

Son Vapur Restaurant İmroz (Arek Boğosyan)

Adres: Zeytinliköy- Tepeköy / Gökçeada
Telefon: 0538 415 57 00